Büyük Önder Atatürk vefatının 86. yılında Brüksel'de anıldı

BRÜKSEL-Şükrü SAĞLAM   Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 86. yılında Belçika'nın başkenti Brüksel'de düzenlenen törenle anıldı. Türkiye'nin Brüksel Büyükelçiliğinde "10 Kasım Atatürk'ü Anma" günü kapsamında düzenlenen törende yerel saatle 09.05'te Büyükelçilikteki Türk bayrağı yarıya indirildi.  Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile kahraman şehitlerimizin anısına saygı duruşu, saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı okundu.
Brüksel Büyükelçiliği şehit diplomat Dursun Aksoy toplantı salonunda düzenlenen törene Türkiye'nin Brüksel Büyükelçisi  Bekir Uysal, Türkiye'nin NATO Daimi Temsilcisi Büyükelçi Levent Gümrükçü, Avrupa Birliği (AB) Daimi Temsilcisi Büyükelçi Faruk Kaymakcı, KKTC Temsilcisi Büyükelçi Ayla Soylu,TMR Başkanı Korgeneral Kemal Turan, Brüksel Başkonsolosu Onur Sevim, Anvers Başkonsolosu İsmail Sefa Yüceer, Büyükelçilik Askeri Ataşesi Kurmay Albay Dr. Çağrı Sağıroğlu, Ak Parti Brüksel temsilcisi Ruhi Açıkgöz ve ülkede faaliyet gösteren Türk kurumlarının yetkililerinin yanı sıra büyükelçilik çalışanları ve vatandaşlar katıldı.
Törenin açılış konuşmasını yapan Büyükelçilik Askeri Ataşesi Kurmay Albay Dr. Çağrı Sağıroğlu, Dünya liderlerinin gözünde ve dış basında Atatürk'ün vefatının yansımaları sunumunu gerçekleştirdi.

Türkiye'nin Brüksel Büyükelçisi  Bekir Uysal, 10 Kasım anma töreninde yaptığı konuşmada
"Değerli katılımcılar, kardeş ülkelerin saygı değer temsilcileri, bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, ebediyete intikalinin seksen altıncı yıl dönümünde bir araya gelmiş bulunmaktayız. Her yıl 10 Kasım gününde bu saatte ilkeleri ve fikirleri üzerinde  derinlemesine düşündüğümüz saygıyla yad ettiğimiz Atatürk, asırları aşan vizyonuyla, yalnızca bir milletin kaderini değiştirmemiş, dünyada özgürlük ve çağdaşlık değerlerinin yayılmasında müessir bir ilham kaynağı olmuştur.
Yurtta sulh,Cihanda sulh şeklinde özetlediği tutarlı duruşu. Örnek bir düstur olarak uluslara miras kalmıştır. Son dönemde bölgesel ve küresel çapta karşı karşıya kaldığımız sorunlar, Atatürk'ün 100 yıl önce ortaya koyduğu bu vizyonun kıymetini ve çağların ötesindeki özelliğini bir kere daha ortaya koymaktadır. O yalnızca muzaffer bir komutan değil, aynı zamanda bilimin ve aklın rehberliğini savunan bir Devlet adamı, bireylerin hür ve adil eşitliğini benimsemiş bir devrimci ve insanlık onurunu, her şeyin üzerinde gören bir fikir adamıydı.
Bu niteliklerinin takdir ve saygı ile karşılandığını, dünyanın dört bir köşesinde bizzat müşahede etmekteyiz. Özellikle birinci ve ikinci Dünya Savaşı sonrasında bağımsızlıklarını kazanmış ülkelerde  bu husus, haydi belirgin, onun şahsında ve önderliğinde Türk milli mücadelesinin bu anlamda bıraktığı etki hayli yaygındır.
Atatürk'ün bizlere emanet ettiği değerleri ve evrensel standartları kurumsallaşmış bir Cumhuriyeti ileri taşımak, Bunun için demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü korumak, bilim, sanat ve kültürle donatılmış kuşakların yetiştirilmesini sağlamak, onun aziz hatırasına, en büyük borcumuzdur.
Bugün bir araya gelerek onun izinden yürümeye olan kararlılığımızı kurduğu cumhuriyetin temel değerlerine olan inancımızı Bir kez daha perçinliyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e olan saygımızı yineliyor, Kurtuluş Savaşı'nın kazanılmasını ve cumhuriyetin kurulmasına giden yolun açılmasını sağlayan kahramanlarımızı, vatanımız için canını feda eden şehitlerimizi, Gazilerimizi şükran rahmet ve minnetle anıyoruz. Onların aziz hataları önünde tazimle eğiliyoruz." ifadelerine yer verdi.
Türk kültür dersleri öğrencisi Lina Uçan'ın okuduğu ‘Atatürk'ü düşünüyorum’ şiiri salonda büyük alkış topladı.
Anma Töreni,"Atatürk" belgeseli gösterimi ve açılan hatıra defterinin imzalanması ile son buldu.