KILIÇDAROĞLU:DEMOKRASİ UZLAŞMA REJİMİDİR
SİYASETCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Beraberinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, CHP Eskişehir milletvekilleri Cemal Okan Yüksel ve Utku Çakırözer, CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Ali Mutlu Köylüoğlu, CHP AB temsilcisi Kader Sevinç CHP Belçika Birliği Başkanı Zuhal Kayhan ile birlikte Birmingham Palace Event Center’de Partili vatandaşlarla buluşup bayramlaştı.
Brüksel-Şükrü Sağlam(BelTurkHaber) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Beraberinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, CHP Eskişehir milletvekilleri Cemal Okan Yüksel ve Utku Çakırözer, CHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Ali Mutlu Köylüoğlu, CHP AB temsilcisi Kader Sevinç CHP Belçika Birliği Başkanı Zuhal Kayhan ile birlikte Birmingham Palace Event Center’de Partili vatandaşlarla buluşup bayramlaştı. 1 Kasım’ın Başbakanı sloganları eşliğinde Brüksel Birmingam Palace Event Center’de Konuşmasına bayram kutlamasıyla başlayan Kılıçdaroğlu, kutsal topraklardan alınan acı haberlerden üzüntü duyduğunu belirtti. Ortak hedefimizin daha güzel, daha müreffeh bir Türkiye olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu "Güneşli bir Brüksel gününde beraberiz. Sizlerin yaşadığı bazı sorunlar hakkında arkadaşlarımız tarafından bilgilendirildim. Sizler buradasınız ama; yüreğiniz Türkiye’deki Baba Ocağında. Hepimizin sonuçta ortak bir hedefi olmalıdır” dedi. Kılıçdaroğlu, Türkiye'de siyasetin biraz kavga dövüş üzerine gittiğine dikkati çekerek, "Oysa siyasetin görevi vatandaşın sorununu çözmektir. Elbette görüşlerimiz farklı olabilir ama bir araya gelip memleketin sorunlarını çözmemiz lazım" diye konuştu.
SURİYELİ MÜLTECİLERE AVRUPA KULAK TIKAMIŞTIR
Bugün Türkiye'nin, Cumhuriyet tarihinin en büyük krizini yaşadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Yanlış dış politika sonucu 2 milyon 375 bin Suriyeli, Türkiye'de mülteci. Sorun Türkiye'nin sorunu olmaktan çıktı. Avrupa'nın sorunu artık. Oturup konuşuyorlar. Ne olacak bu Suriyeliler? Ya Avrupa'ya gelirse ne olacak? Oysa Türkiye, 2 milyon 375 bin Suriyeli'yi bağrına bastı. Yardım etmeye çalışıyor" ifadelerini kullandı. Denizde boğulup ölen yüzlerce Suriyeli’nin olduğuna dikkat çeken Kılıçdaroğlu,” 10-15 kişilik teknelere 30-40 kişi binerek, acaba umuda yolculuğu başarabilirmiyiz diyerek yola çıkıyorlar. Büyük dramlar yaşanıyor. Bu dramı çözmemiz lazım” dedi. Kılıçdaroğlu, Suriyeli sığınmacılarla ilgili "Türkiye bu konuda üzerine düşeni yapmıştır ama Avrupa üzerine düşeni yapmamıştır. Kulak tıkamıştır. Sorunu kökten çözmek istiyorsanız, Suriye'deki iç savaşı durdurmanız lazım" dedi. Türkiye'de sadece dış politikada değil, pek çok alanda sorunlar olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, “Ekonomide Dolar 3 TL’yi geçti nereye gideceği de belli değil.. Eğitimde Aileler çocuklarını hangi okula göndereceklerini bilmiyorlar.” Diyerek bütün bu sorunların siyasetin görevini yapmamasından kaynaklandığını savundu.
DEMOKRASİ BİR UZLAŞMA REJİMİDİR
Kılıçdaroğlu, 7 Haziran seçimleri sonucu koalisyon kurulamaması ve yeniden seçime gidilmesiyle ilgili şöyle konuştu: "7 Haziran'da seçim oldu. Hep beraber sandığa gittik. Sonunda milli irade çıktı. Kendi aranızda anlaşın koalisyon kurun diyor. Memleketin sorunları büyük, gelin bu sorunları çözün diye millet bize görev verdi ama koalisyon kurulmadı. Niye kurulamadı? Niye biz bir daha seçime gidiyoruz? Türkiye bu kadar zengin mi? Dünyanın masrafını yapıyoruz tekrar seçim için. O parayı başka yerde harcayabilirdik. 3 okul daha yapabilirdik. Emekliye 2 maaş verebilirdik. Asgari ücreti yükseltebilirdik. O para, boşu boşuna harcanmazdı." Demokrasinin bir uzlaşma rejimi olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Siyasi partilerin bir araya gelip asgari müştereklerde uzlaşması lazım. Biz, başka ülkelerin partisi değiliz. Hepimizin ortak amacı var. Memleket daha güzel olsun, vatandaş huzur içerisinde yaşasın, yoksulluk sefalet olmasın, bölüşüm politikaları güzel olsun,yoksulluk olmasın, herkes büyümeden, kalkınmadan nasibini alsın. Bir şekilde bizim bunu hayata geçirmemiz lazım" dedi.
SİYASETİN GÖREVİ HALKA HİZMET ETMEKTİR
Kılıçdaroğlu, siyasetçinin görevinin halka hizmet etmek olduğunu belirterek, "Siyaset zenginleşme amacı değildir. Siyaset köşeyi dönme aracı değildir. Siyaset halka hizmet etme aracıdır. Siyaset bir özveridir. Ben kendi ülkemin çocukları daha güzel bir Türkiye bulsunlar diye mücadele edeceğim. " diye konuştu.
BÖLÜNÜYORUZ !!!
Türkiye'nin son zamanlarda ayrıştığına işaret eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Bölünüyoruz. Ayrışmak çok tehlikelidir. Kimlik bazında bölünüyoruz. İnanç bazında bölünüyoruz. Yaşam tarzında bölünüyoruz. Şunu herkesin iyi bilmesi lazım. Türkiye'de bir parti var. Adı CHP. Onun genel başkanı olarak size söylüyorum, sizin kimliğiniz ne olursa olsun benim başımın üzerinde yeriniz var. Sizin inancınız ne olursa olsun benim başımın üzerinde yeriniz var. Yaşam tarzınız ne olursa olsun benim başımın üzerinde yeriniz var. Benim derdim sizin kimliğiniz değil. Kimse Anne Babasını seçme özğürlüğüne sahip değil ki; Siyasetçinin görevi vatandaş geldiği zaman derdi varsa, o derdi çözmektir. Toplumda ayrışmayı değil birleşmeyi sağlamaktır siyasetin görevi. Ama biz ayrıştık, bölündük, birbirimize selam veremez noktaya geldik. O nedenle bayramın birinci günü birleşelim diyorum. Bir arada olalım. Huzur içinde yaşayalım. Sokağa çıktığımızda birbirimize selam vermiyorsak batsın o siyaset. Düşüncelerimiz farklı olsa bile birbirimize hoşgörü ile bakmalıyız. Aykırı düşünce Dünyanın her yerinde makbuldür.İnsanlığın gelişmesi aykırı düşünceye bağlıdır. Soru sormaya bağlıdır.” Kılıçdaroğlu, siyasetçinin işinin sorun çözmek olduğunu vurgulayarak, "O sorunu çözemiyorsan neden siyasetçi olarak halkın önüne çıkıyorsun. Türkiye’nin düşündüğünüzden fazla sorunları var. Ama bizim kavgaya zamanımız yok. Bakın Güneydoğuda terör var. Gencecik çocuklarımız ölüyor. Anneler ağlıyor.Her şehit cenazesine gittiğimde ‘Ne olursun bu sorunu çözün, aynı acıyı başka analar yaşamasın’ deniliyor. Siyasetçinin görevi bu. Nasıl çözeceğimizi bizim oturup düşünmemiz lazım. Verilmesi gereken zor bir karar varsa, millete sormamız lazım. " dedi.
TASADA VE KIVANÇTA BERABER OLMALIYIZ
CHP olarak yeni bir hava , yeni bir söylem geliştirdiklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Türkiyenin en temel sorunlarını çözecek parti Cumhuriyet Halk Partisidir” dedi. Siyasete atıldığı gün mal varlığını internet sitesinde açıkladığını anımsatan Kılıçdaroğlu, "Oradaki mal varlığı benim alnımın teridir. Her kuruşun hesabını veririz. Bir siyasetçi hesap vermekten kaçınıyorsa, o siyasetçiden uzak durun. Çünkü o, halkı değil cebini düşünüyor demektir. Ben cebimi değil halkı, vatandaşı düşünüyorum" diye konuştu. Brüksel’deki vatandaşlardan eski alışkanlıklarını bırakmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, “Ben yıllardır aynı partiye oy veriyorum. Şimdi de aynı partiye oy vereceğim demek yanlış bir algıdır. Partilerin programlarına, hedeflerine bakın. Oyunuzu ona göre verin” dedi.
DÜRÜST SİYASETÇİMİZ EKSİK
Kılıçdaroğlu, vatandaşların sandığa gidip, oyunu kullanmasının önemli olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle tamamladı: " Türkiye’nin çağdaşlaşması,terörün, işsizliğin bitmesi, için, Ülkenin çıkarları üzerine inşa edilmiş dış politikayı hayata geçirmek için, Türkiyenin AB’ye üye olması için hepimize görevler düşüyor. Ben üzerime düşeni olabildiğince yerine getirmeye çalışıyorum. Size düşen tek görev. Sandığa gidip oy kullanacaksınız. O görev bizim için çok kutsal bir görevdir. Beraber aklımızı kullanarak çocuklarımızın, ülkemizin geleceğini düşüneceğiz. Benim ülkemin Belçika'dan neyi eksik? Almanya'dan neyi eksik? İngiltere'den neyi eksik? Fransa'dan neyi eksik? İnsansa daha genç, daha dinamik bir nüfusumuz var. Topraksa bereketli bir coğrafyada yaşıyoruz. Güneşse bizde daha fazla güneş var. Neyimiz eksik? Bir şeyimiz eksik? Dürüst siyasetçimiz eksik. Siyaset, hoşgörü, uzlaşma demektir. Kürt sorunu otuz yıllık bir sorun. Kim çözecek? Biz çözeceğiz. Türk siyaseti çözecek. Biz çözmek zorundayız. Sorunu çözmezseniz, birisi gelir o zaman derki Ben çözeceğim. Sorundan nemalanan bir parti, sorun çözemez. Kendisi sorun olan bir parti sorun çözemez."
Haber-Fotoğraf-BelTurkHaber©2015
İlginizi Çekebilir