30 Ağustos Zafer Bayramının 93. yıl dönümü tüm yurtta ve dış temsilciliklerde törenler ve çeşitli etkinliklerle kutlandı.
Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçisi Hakan Olcay ve eşi Sefire Mehveş Olcay Brüksel Büyükelçilik Askeri Ataşesi Pyd.Kur.Albay Hayrettin Yılmaz ve eşi Fatma Yılmaz’ın ev sahipliği yaptığı Zafer Bayramı bu yıl Avrupa Birliği Daimi Temsilciliği toplantı salonunda geniş katılımlı bir resepsiyon verilerek kutlandı.
Büyükelçi Hakan Olcay ve eşi Sefire Mehmeş Olcay, Askeri Ataşe Kur. Albay Hayrettin Yılmaz ve eşi Fatma Yılmaz’ın davetlisi olarak resepsiyona katılan konuklar arasında başta NATO Nezdinde Türkiye Daimi Temsilcisi Büyükelçi Fatih Ceylan, AB Nezdinde Türkiye Daimi Temsilcisi Büyükelçi Selim Yenel, TC Brüksel Başkonsolosu Ali Barış Ulusoy, TC Anvers Başkonsolosu Mustafa Kemalettin Eruygur, TMR Başkanı Korgeneral Ferit Güler ve delegasyonu, Nato daimi temsilciliği nezdinde müşavir ve temsilciler, İMS-Uluslar Arası Askeri karargah temsilcileri, NMR Başkanı Tümgeneral Ethem Büyükışık ve delegasyonu ve yabancı misyon şefleri, askeri temsilciler, Eğitim müşaviri Abdülhalim İnam, Sosyal Haklar Muşavir vekili Fatih Er, Yunusemre Türk Kültür Merkezi müdürü Rahmi Göktaş, Diyanet İşleri Başkanlığı Dış ilişkiler Genel Müdürü Prof. Dr. Halife Keskin ve elçilik ve konsolosluk çalışanın yanı sıra çok sayıda davetli katıldı.
Resepsiyon kabülünün ardından Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçisi Mehmet Hakan Olcay tarafından Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 81 İl ve Yurtdışı temsilciliğinde okunmak üzere gönderilen 30 Ağustos Zafer bayramı mesajı okundu.
Bugün, Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın Başkomutanlığındaki ordularımızla kazandığımız, Kurtuluş Savaşımızın en büyük zaferinin 93’üncü yıldönümüdür.
81 ilimizde ve dünyanın dört bir yanında yaşayan tüm vatandaşlarımızın 30 Ağustos Zafer Bayramını gönülden kutluyorum.
Bu zafer, tarihe gömülmek istenen bir milletin, adeta küllerinden yeniden doğuşunun, uçurumun kenarından dönerek kendisine yeni bir yol çizişinin ifadesidir.
30 Ağustos Zafer Bayramı, aynı zamanda son devletimiz olan Cumhuriyetimizin de müjdecisidir.
1071’deki Malazgirt zaferi, 1075’te Selçuklu Devleti’nin kuruluşu, Anadolu topraklarının kendimize vatan kılınmasını da beraberinde getirmiştir.
Osmanlı Devleti döneminde bir yandan Avrupa’nın, diğer yandan Afrika’nın içlerine kadar ilerlemiş olsak da, vatanımız olarak kalbimizin attığı yer daima Anadolu ve Rumeli toprakları olmuştur.
Kurtuluş Savaşı’yla bu toprakların önemli bir bölümünü, yeni devletimiz olan Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları içinde tutmayı başarabildik.
Büyük Taarruzla, Kurtuluş Savaşımızı zafere ulaştıran yolu açmış ve ardından Cumhuriyetimizi kurmuş olmakla birlikte, istiklal ve istikbal mücadelemiz bitmemiştir.
Cumhuriyet tarihi boyunca devletimizle halkımızın bağlarını zayıflatmaya yönelik tüm çabalara rağmen, milletimiz daima ülkesine sahip çıkmış, bu uğurda hiçbir fedakârlıktan kaçınmamıştır.
Bugün de, ülkemizin ve milletimizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğimize ve geleceğimize yönelik tehditlerle karşı karşıyayız.
Güney sınırlarımızda yaşanan çatışmaların ortaya çıkardığı istikrarsızlık ortamı ülkemiz için ciddi güvenlik sorunlarına yol açmaktadır.
Bu ortamdan güç alarak yeniden eyleme başlayan bölücü terör örgütünün gerçekleştirdiği saldırılarda şehit olan güvenlik güçlerimizin acısı yüreğimizi dağlamaktadır.
Terör örgütleriyle birlikte hareket eden paralel devlet yapılanmaları, ülkemizin ve milletimizin geleceğini tehdit etmektedir.
Bin yıldır bu coğrafyada nice düşmanları yenmiş, nice ihanet çetelerini çökertmiş olan aziz milletimiz, elbette bölücü terör örgütünün de, onun maşası haline dönüşen paralel devlet yapılanmalarının da üstesinden gelecektir.
Bunun için ihtiyacımız olan tek şey, birliğimizi, beraberliğimizi, dayanışmamızı güçlendirmek, iç ve dış tüm düşmanların karşısına tek vücut olarak çıkmaktır.
“TEK MİLLET, TEK BAYRAK, TEK VATAN, TEK DEVLET” ilkesi etrafında bütünleşen milletimiz, inşallah, bugün yaşadığımız tehditleri de bertaraf edecektir.
“BAYRAKLARI BAYRAK YAPAN ÜSTÜNDEKİ KANDIR / TOPRAK, EĞER UĞRUNDA ÖLEN VARSA VATANDIR” dizesinde ifade edildiği gibi, bir gül bahçesine girer gibi toprağa düşen her şehidimiz, bu toprakları vatanımız olarak tescilleyen birer mühürdür.
Bu vesileyle, Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere, tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi bir kez daha minnetle, rahmetle yâd ediyorum.
30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun.
Recep Tayyip ERDOĞAN
Cumhurbaşkanı
Yorum Yazın