Alan daralıyor
Bugün bir çok meslekten bahsedeceğim. Bir de herzamanki gibi dönüp dolanıp konuyu kadınlara getireceğim.
Aşçılık diyoruz ilk başta. Başlı başına bir meslek. Aşçılar kaprisli olur. Mutfakta kral gibiler diyebiliriz. Şef, şef yardımcısı (sanırsam başka bir ismi var ama şu an araştırma modumda değilim). Ayak işlerine getir götür işlerine bakan var mutfakta. Bulaşıkcı var ve harici temizlikçi kadrosu oluyor bir restoranın. Bir kişi de olabilir, bir kaç kişi de olabilir temizlik yapan. Her alanda temizlikçi önemli. Büro da olsa restoran da olsa, fabrika da olsa temizlikçi şart. Okulların, hastanelerin, hatta bazı evlerin bile temizlikçisi var. Önemli bir iş alanı temizlik. Neyse tekrar restorana dönelim biz, orada çalışanlar arasında servis yapanlar var, yani garson dediğimiz. Bir de parayı alan var. Muhasebeye bakan ayrı bir büro da oluyor bir tek restoranı ayakta tutmak için.
Bunca iş parasız olamaz tabii ki. Ay sonu bütün bu çalışanların işlerine göre bir maaşı oluyor. En düşük maaş ise 1500 euro civarı. Aşcı başı ise 3000 euro veya fazlasını alıyor diye duymuşluğum var. Ne kadar doğru bilmiyorum, çünkü insanlara kaç para, alıyorsun demek biraz garip geliyor bana. Duyduğumu yazdım buraya.
Çamaşır haneler var, bir sepet kirli çamaşır veriyorsun, temizleyip ütüleyip geri veriyorlar sana. Tartıya göre veya ağırlığa göre fiyatı oluyor tabii. Herhalde parasız yapmayacaklar bu işi.
Okul öncesi veya okul sonrası bakıcılar var. Günlük çocuk bakıcılığı yapan kişiler veya kreşler var. Çocuk başı 20 euro civarı alıyorlar. Özel sektörde bu 30 euro da olabiliyor. Gelire göre hesaplama yapıyorlar hatta. Düşük gelirliler için biraz daha uygun fiyat.
Bir de evdeki kadına bakalım. Çalışmayan kadın dediğimiz kadına bakalım. Kimse onu kraliçe gibi görmüyor.
Evinde çocuk bakıcısı olan kadına bakalım. Ütücü kadına. Aşcı başı kadına. Aynı zamanda temizlik yapan kadın. Bulaşıkları unutmayalım. Evin alış verişi de zaten çocuk oyuncağı gibi bir şey evdeki kadın için. Evrakları düzenler, geliri korur gideri gözden geçirir. Muhasebeci kesilir evin gelir giderlerini takip ederken. Hatta bitmez işi evdeki işsiz kadının. Gider bir de kaynanaya hizmet verir kendi anne babasına ziyarete varınca hizmet verir. Oturmaya gidince komşuya, amcaya, dayıya mutfağa getir götürde yardım eder.
Mantı gününde, sarma gününde, yufka gününde boy gösterir çalışmayan kadın. Hatta çalışsa da engel değildir bir kadından bunları beklemek. Kadın ya bilmeli, yapmalı...
Çalışmıyor diyorum çünkü gelir almıyor. Gelir almadığın işlerde çalışsan da çalışan işci gibi kıymet göremezsin. Çalıştığın için ve gelirin olduğu için insanlar daha saygılı olur. İşçi hakları vardır, sendikalar vardır.
İşçiler şikayet etselerde haklarından dolayı yine de hakları vardır bir şekilde.
Eve geldiğinde işten geldiği için dinlenme hakkı olur hiç olmazsa. Ama çalışmayan kadının işi bitmese de gün boyu, dinlenmek istediğinde zaten gün boyu yan gelip yatıyorsun gibi sözler duyma ihtimali çok yüksektir.
Evdeki kadın yaptığı iş için, işler için deyim para alsa maaşı belki aşcı başını da geçer.
Evinde her alanda iyi olmalı kadın. Her işi bilmeli.
Bir restoranda aşçı başı ayrı, bulaşıkcısı ayrı, temizlik işçisi ayrıyken, evdeki kadın her işi görür. Hep tuhafıma gitmiştir, evde her alanda bilgi sahibi olan kadına bundan da geri kal diyen olmuyor hiç. Daha da fazla şey bilmesi hatta tercih ediliyor. Duvara çivi de çaksın bir zahmet. Lambayı da değiştirirse daha iyi. Hasta biri varsa evde hasta bakıcısı olsun. Ütü dediğin jilet gibi olmalı. Kapı pencere yıkanmalı üst katlar da unutulmamalı.
Bu aynı kadın iş alanında yazı yazınca, şarkı söyleyince, doktor olunca, tiyatro oyuncusu olunca birisini seçmek zorunda sanki. Her alanda boy göstermeye başlayınca şikayetler başlıyor etrafta.
Bunu da mı yapıyor, daldan dala atlıyor, elinin hamuru...
Söylemler başlıyor.
Nedense kadının alanı evden dışarı çıkınca hemen daralıyor. Yaptığı işler küçümseniyor. Kendisi hafife alınıyor. Ama bir erkek soğan doğrasa, her benim diyen kadın bunu benim gibi yapamaz der. Yemek yapsa millet parmaklarını yer der. Yaptığıyla övünmekten geri kalmaz. Çok büyük bir başarıymış gibi anlatır.
Erkekler kadınlara ayırdıkları ev ve etrafı olan iş alanında herzaman yer alabilirler. Kadınlar bizim alanımızı elimizden alıyorsunuz diye rahatsız olmazlar bundan. Erkekler de biraz, daha tolerans gösterebilir farklı alanlarda boy gösteren kadınlara. Yaptığı işi beğenmeyebilir ama en azından saygı duysun yeter. Kadınlar bir sürü işi bir arada yürütmeye alışık varlıklar unutmayın. Bir tek restoranın kaç tane işcisi var. Her alanın ayrı elemanı. Evdeki kadın tek başına 12 kişilik yemek masasına hazırlık yaparken çocuklara da bakıyor, ütüyü de yapıyor ve telefonda gerekli görüşmeleri de yapıyor.
Dışarı çıktığında, varsın hem yazsın hem okusunlar, hem resim çizip hem tiyatro oynasınlar. Hem psikolog olsunlar hem de siyasete atılsınlar. Kadın olmaları engel değil bunların hepsini veya bir kaçını yapmaya. Olmasın da...
Nerkiz Şahin
Yorum Yazın
Facebook Yorum